Gün batıyor, gün doğuyor hızla akıp gidiyor yüzler
Yüzler sessiz, yüzler kırılgan
Yağmur yıkıyor hüznü
Sırtı kambur kalbi kırık gölgeler süzülüyor duvarlarda
Kalabalıklar içinde yok oluyoruz her geçen gün yavaş yavaş
Aynalar cevap vermiyor ; ''kimiz biz?''
Her sabah doğup her gece ölüyoruz
Akreple yelkovan arasında hiç bilemeden ilerliyor zaman
İçinde tüneller kazıyor ruhun, terketmek için etten makineyi
Geceleri duyuyorsun belki çığlıkları belki de artık umuramaz oluyorsun zamanla
Düşler kurdukça zemberiği kırılıyor avuçlarında
Usulca siliniyorsun yeryüzünden
Hiç var olmamış sanki aynadaki yüzün ..
yazan : fırat kayımtu